Muğla ve İlçeleri Kültürel Web Tanıtım Sitesi
  Ula Evleri
 

Ula Evleri 

Muğla’dan 12 km sonra Gökova’ya inen Sakar Geçidi’ne girmeden sola dönüp, sapaktan 3 km uzaklıktaki Ula’ya girerseniz biraz sonra Akyaka’da göreceğiniz ilginç mimarinin kaynağını bulacaksınız. Tabii gündüz geçiyorsanız. İlçe merkezine girdiğinizde yol kenarına park edilmiş bisikletlerin çokluğu şaşırtabilir. Ulalılar son yılların gözde şehir içi ulaşım aracı motosikletlerden daha çok tercih ediyor bisiklet kullanmayı. Temiz havayı, huzurlu kent yaşamını belki de buna borçlular.

Muğladaki sivil mimari örneklerinin en güzellerini Ula’da görebilirsiniz. Ula, yapıları kadar yapı ustaları ile de biliniyor. Ama Ula’daki eski yapıların da çoğu yıkılıp yokedilmiş. Ayakta kalanlarının bir bölümü korunuyor. Ara sokaklarda dolaşıp  görülmeye ve fotoğraflamaya değecektir.

Ula Evleri’nden biri Ula Türk Evi adıyla restoran olarak kullanılıyor. Ula mutfağının özgün çeşitlerini de bulacaksınız bu restoranda.

Akyaka ve Gökova Körfezi 

Muğla-Marmaris yolunun 15. km’sinde başlayan Sakar Geçidi’nden ovaya doğru kıvrılarak inen 7 km’lik yolu ya giderken ya da dönerken günışığında geçmelisiniz. Ovanın ve Gökova Körfezi’nin manzarası gerçekten başdöndürücüdür. Yol kenarında manzara seyretmek için park yerleri vardır. Aracınızı kenara çekin ve düşlere dalın. Körfez çoğu zaman sisler içindedir ve daha da düşsel bir manzara sunar.

Bu manzarayı NET’in iniş yolu üzerindeki gazinosunda yemek ya da dinlenme molası vererek de seyredebilirsiniz.
Bu virajlı yol ovaya inerken Akyaka’ya ayrılıyor. Sağa dönüp çamlar arasından Akyaka’ya giriyorsunuz.

Bu sapağı geçerseniz, Marmaris-Muğla kavşağından sola dönün. (Marmaris tarafına değil)  Bu yolun bitiminde sola dönüp Azmak denilen pırıl pırıl dereyi izleyin. Akyaka’nın özel mimarisi hemen dikkatinizi çekecektir.  Sağınızda solunuzda ahşap yapıların en güzelleri sıralanıyor. Özenmemek, imrenmemek zor.

Hani kamyonların arkasına yazılan yazlardan birinde "Nazar etme  ne olur, çalış, senin de olur." yazar ya, o misal, haset etmeyin, sizin olmasa da bu evlerde bir kaç gece konaklayabilirsiniz. Akyaka’nın otelleri, pansiyonlarının çoğu bu güzelim mimarinin, bir kısmı da Nail Çakırhan’ın yapısıdır. Çağıl çağıl akan ve içinde ördeklerin, kazların oynaştığı dere kimi otellerin, evlerin bahçelerinin içine girip çıkar. Denize ulaşınca başka bir maceraya başlar.

Akyaka şehir merkezi içine girip orman alanına doğru ilerlerken sola dönerseniz plaja çıkarsınız. Deniz sığ ve dalgalı olduğu için biraz bulanıktır. Azmak derenin denizle buluştuğu noktadır burası. Dilerseniz tekneyle Azmak’a girebilir ve berrak suda kocaman tatlısu balıklarını seyredebilirsiniz.

Şehir merkezinin hemen yanıbaşında başlar yemyeşil çam ormanı. Orman Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen kamp ve piknik alanında bir lokanta var. Ayrıca konaklamak için de bungalovlar bulunuyor. Denize ormanın gizlediği küçük kumsallı koylardan girmek için daha ötelere gitmek gerekiyor. Akyaka’dan tekne kiralayarak ya da yürüyerek bu koylara ulaşabilirsiniz.

Nerede Kalınır?
Akyaka’da nitelikli otel  ve  pansiyonlar bulunuyor. Yöre mimarisine uygun ve saygılı bu tesisleri Pratik Muğla-Ula başlığı altında bulabilirsiniz.

Ne yenir?
Akyaka’ya girişte azmak  üzerine kurulmuş lokantalar iyi bir yemek molası vermek için en güzel yerdir. Çevrenin balıkçılarının ağlarına takılan en iyi balıklar buraya gelir. Hakkı verilerek pişirilir. Yanına salatanın hası yapılır. Azmak boyundaki lokantaların hepsinde taze balık bulabilirsiniz. Fiyatını önceden konuşun. Hergün değişebilir.

 
 
   
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol